AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomiye dair stratejisinin “Dövizi serbest bırak, ihracatı artır, faizi düşür, yatırımı yükselt, işsizliği azalt, enflasyon ve hayat pahalılığını kontrol altına al” şeklinde olduğunu artık herkesin bildiği bir gerçek.

Bunu milletimize kral çıplak şeklinde bu stratejiyi anlatmak lazımdır. Her yerde her mecrada bunun konuşulması lazım.

Bu durumu anlatmak Sadece Cumhurbaşkanı’nın değil Akparti ve vatanını milletini seven herkesin en çabuk,  en elzem görevidir.

Yoksa ekonominin toplumsal boyutu tüm toplumu etkisi altına alıp bunun çok ağır siyasi sonuçları olacaktır.

2023 seçimi habire yalan söyleyenlerin bağıra çağıra tencere tava çala çala millete anlattığı gibi bir kriz olmadığını bir milletin kurtuluş mücadelesi olduğunu anlatmak lazım.

Yoksa başarılı olsanız dahi bu savaş ta bu millet bu psikolojik ortamdan çıkamaz. Sandıkta da faturayı çok ağır keser.

Milletin psikolojisi bozulmasın diye özellikle Ak parti içinde ‘’Yok kuru soğan yeriz yok et yemeyiz’’ diyen gevrek gevrek konuşanlara kesinlikle müsaade etmemeli.

Dikkat ederseniz CHP nin sadece genel merkez ve milletvekilleri tek ağızdan kontrollü ve kağıttan konuşuyor. Her konuşma bilinçli her konuşma kontrolden geçmiş.

Akparti’de ağzı olan konuşuyor.

Vallahi ne konuştuğunu da bazıları bilmiyor.

Ağzından çıkanı kulağı duymuyor.

Ankara Konuşuyor programın da  Konya Milletvekili ülkede yokluk denen bir şey yok. Her şeyde bolluk ortadadır’’ demiş.. Milletin alım gücü düştü. Yokluk yokta neden marketler sadece 1 adet çay şeker yağ un bakliyat satıyor. Bu sınırlamayı en başta ta devlete ait Tarım Kredi Kooperatifi yaptı. Tarım Kredi Kooperatif başkanı un sıkıntısı yok diyor Tarım Kredi Marketlerinde 1 ay dır un yok gelen un haftada 10 koli 1 er adet ile sınırlı. Şu an marketler gerçekten dolu. Ve sıkıntı yok. Bir kaç ulusal market hariç.

Ürünlerde sınırlama var diyene bir vatandaş şöyle diyor.

Diğer markete git oradan da 1 adet al diğer markete git oradan da 1 adet al al sana 3 adet yağ.

Birde şu an marketler hiç mal almasalar 90 gün yetecek stoğa girdiler. Piyasanın yükselmesinin bir nedeni de budur. Bölgemizde çok satılan bir yağ markası sahibi ocak ayında para ile yağ bulunamayacak diye söylemini bu kulaklarımla duydum. Piyasada sıkıntı yok. Fakat döviz ile gelen ürünler maalesef çok yükseldi. Ve emekli asgari ücretli çok ciddi sıkıntı çekiyor. Piyasada ki yaklaşık 10 ulusal marketin 5 lt Ayçiçek yağı fiyatı 84,90 raflarda tek fiyat. Devlet bu konuda vergileri ayarlama ve serbest bölgeden mal yapımı konusunda belirleyici ve millet adına pazarlık yapıcı ve fiyat belirleyici konumdadır. Bu konuda da ciddi devlet desteği var.

Korkuyorum bir lüzumsuz çıkıp asgari ücret bu ülkede 4 kişilik aileye şöyle şöyle yaparsa harcarsa yeter diyerek bir tablo sunacak diye korkar oldum.

Birde Ak Parti çok acil şatafatlı açılışlardan ve lüks araç konvoylarından vaz geçmeli.

Süleyman Soylu 12 Kasım depremi anma toplantısında yollar kesildi. Araçlar kaldırıldı. Çöp kovaları  dahi toplandı. Bölge emniyet müdürlüklerinden dahi takviye ekipleri trafik ekipleri geldi. Tamam bu ülkenin terörle mücadele eden, mafyalarla mücadele eden bir bakanı geliyor önlem almak lazım.

Fakat çok abartılıyor. 

Zaten programa Düzce bürokrasisi , Akparti parti yönetimi, Akparti eski kadın kollarından başka birde Kaynaşlı Akparti teşkilatından ve milletimizden başka kimse yoktu. Akparti teşkilatının Düzce’de ve tüm Türkiye’de silkinip kendine gelmesi lazım. 

1 kişi çok önemli. Akparti Kadın Kolları genel başkanlığına  Sn Ayşe Keşir geldi geleli ciddi bir çalışma başladı. Ölü toprağı atıldı teşkilatın üzerinden.  Yorgunlara veda eskilere vefa ve teşkilat ayağa kalktı.  Dikkatinizi  çekti mi?

Adı geleceğin başkanı olarak geçen Süleyman Soylu çok mütevazi ve samimiydi. Ayrıca  anma programına katılan herkes üst araması dahi yapılmadan alana girdiği gibi elini kolunu sallaya sallaya öz çekim çekip bakan bey ile hatıra fotoğrafı çekildi.2 metre uzağında bir yabancı uyruklu eline cebine götürüp biraz bekleyince ben tedirgin oldum. Bir görevlinin dikkatini dahi çekti. Yabancı uyruklu kişi sessizce ve dikkatlice kontrol edilip geri çekildi.

Ama herkesin Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve eşinin açılış ve paylaşımlarına bir bakmalı.

Ve herkes üzerine düşeni yapmalı.

Cumhurbaşkanı bu ekonomik kurtuluş savaşında tek başına bırakılmamalı. Bu öyle böyle bir savaş değil.

Var olma savaşı. Hem millet için Hem Akparti için.