Yıkıp yeniden inşa etmek

  • 22.02.2022 10:35

Kendini yeniden inşa eden bir insandan daha güçlü bir şey yoktur.

Bilgisayar mühendislik eğitimi alan 18 yaşındaki bir öğrenci, 2 yıldır Avrupa’ya göç etme hayali ile yanıp tutuşuyor. Hatta Türkiye bir mühendis kaybedecek ama Avrupa bir motor kurye kazanacak demekte. Nedenlerini haklı buluyorum fakat bir memleket sevdalısı olarak, bu yetenekli gençleri kaybediyor olmayı kabullenemiyorum. Zoruma gidiyor.

Bunun için yenilenmek lazım. Siyasetten, devlet kurumlarına, spordan sanata her alanda yenilenmek lazım. Yenilenmek mümkün değil ise yıkıp yeniden yapmak lazım.

Hiç kimsenin söylemeye cesaret edemediği uygulanabilir doğru yeni bir şeyler söylemek lazım.

Arapçadan dilimize giren “inşa” kelimesi “kurmak” anlamına geliyor. Öyleyse insanın kendini kurması anlamını yükleyebiliriz bu ifadeye. İnsanın kendini inşa etmesi, doğumdan ölüme kadar kesintisiz devam eden bir süreci ifade eder ki bu süreç döngüsel bir öğrenme işidir. Ve öğrenme hiçbir zaman bitmez.

Beynimizdeki nöronlar beş duyumuzla algıladığımız her uyaranı kopyalarlar kendi formatlarında ve aralarında kurulan bağlarla da koordinasyonu, bellek kapasitemizi, problem çözme ve muhakeme gücümüzü oluştururlar.

 Öyleyse bu süreci, yani kendini inşa etme sürecini, ihtiyaçlarını doğru analiz edebilmiş bireyin, farkındalıkla yürüttüğü bir öğrenme ve kendini geliştirme olarak tanımlayabiliriz.

Millet olarak yeniden pandemi olarak kendini farklı inşa eden farklı bir genç nüfus geliyor. Buna hazır değiliz.

Kendini inşa etme bilinci  bir aydınlanmadır insanın şafağını kendi elleri ile sökmesidir. Birey bunu fark ettiğinde yaşamında her şey değişir. Bir bina düşünelim inşa edilen, bilinçsiz bilgisiz ve plansız inşa edilsin. Veya her gelen bir balkon, merdiven, kapı yapsın. Ustası elinde hangi malzemeleri var bilmesin, zemin etüdü yapılmamış, hangi malzemelerin kullanılması gerektiği belirlenmemiş olsun. Elbette bu binayı yapmak mümkün olur fakat ne binanın kullanışlı ne de sağlam olduğuna emin olabiliriz. Zaman içinde yapılıp biter belki ama en küçük bir sarsıntıda, hafif bir rüzgârda yıkılacaksa o binayı yapmak hem zaman hem de emek israfıdır. İsraf ta almış gidiyorsa başını dini vaaz etmeye gerek yoktur .Aksiyon ve icraat zamanıdır.

 İnsan da böyle… Kendini tanıyıp potansiyellerini belirlemeden, bunlara uygun hedefler oluşturmadan, bu hedefler için planlar yapmadan insanın yaşamda iyi noktalara gelmesi, kendini doğru inşa etmesi mümkün değildir. Bu inşanın temelinde “Eğitim” vardır.

“Kendini inşa etmek” fikrini üç farklı bağlamda düşünebiliriz. Birincisi, temelden inşa ki bu insan için çocukluktan başlayan bir süreci ifade eder, buna “sıfırdan” inşa da diyebiliriz. Diğeri de tadilat anlamında “Kendini yeniden inşa etmek” olarak değerlendirebiliriz. Diğeri de tadilat yeni binadan daha masraflı ise yıkıp yeniden yapmak denir ki gençler yıkıp yeniden inşa etmeye çalışıyorlar.

Hem ülkemizin geleceğini hem de hayallerini.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Son Haber (www.duzcesonhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.