Burası dünya. Burada her şey yarım kalır..

Okulda bizlere zıt anlamlı, eş anlamlı sözcükleri öğretirdi öğretmenimiz..

Dolu , boş..

Siyah , beyaz..

Ölü,diri..

Tam ise bir bölümü olmayan, noksan, natamam eksik.

Bu kitap eksik, baş tarafı yok. Mükemmel olmayan, kusurlu, muallel, sakat anlamları vardır.

Cahit Zarifoğlu’na ait olduğu iddiasıyla paylaşılan Ayla Aydemir’in “Sol Yanım Acıyor Anne” adlı kitabından bir dörtlük vardır.. Çok severim.

Burası dünya!

Ne çok kıymetlendirdik.

Oysa bir tarla idi;

Ekip biçip gidecektik.

Dikkat edin ekip ,biçip, yiyip gidecektik demiyor.

Cemil Meriç "Hayatı anlamadan geçip gidiyoruz. Olgunlaşmak kalbin daha hassas, kanın daha sıcak, zekanın daha işlek, ruhun daha huzurlu olması demek. İçlerinde böyle bir canlılık, böyle bir hayat coşkunluğu duyanlar dünyanın biricik hakimleridir." (Bu Ülke)

Bu topraklarda şu anda ki tapuların %80 ni 100 yıl sonra başkalarına geçecek. Baba toprağı dönüp baktığınızda başkalarının olmuş olacak.

Her şeyi eksiksiz tam yapma gayretinde olmaya ekonomide üretimde toplam kalite denir.  Bu kavram içinde yer alan “Toplam” sözcüğü kalitenin “tüm süreçlerde”, “tüm işlerde” ve “herkesin katılımı” ile sağlanabilir olmasına işaret etmektedir. Toplam kalite tüm süreç ve fonksiyonlardaki günlük işlerle ilgilidir. Her işin hatasız ve ilk seferinde doğru yapılması gerekir. Toplam kalite kişilerin ve çalışma gruplarının gönüllü katılımını da gerektirir. Herkes kalitenin iyileştirilmesinden sorumludur.

Fakat hayat,yaşam,ömür için bu toplam kalite geçerli değildir.

Bu dünyada bazı şeylerin sizin insiyatifinizde olmadığını düşününce fazla tam olması için gayret etsekte sadece biraz kaliteli yaşam sürdüğümüzü sanırız.

Fakat fazla oyalanma, burası dünya, burada işler hep yarım kalır.

Esasen bir hayal içerisinde yaşayıp öldüğümüzde gerçek başlıyor.

Gerçek bu hayat olsaydı bu kadar uçurum , bu kazar zulüm, bu kadar savaş, bu kadar intikam ve ihanet olmazdı.

En kaliteli ürün en basit üründür derdi. Üniversitede bir hocam.

O zaman 3ü1 arada kahveyi söylemiş idi.

Bugünler de ise bir beyefendi dedi ki ‘’akıllı telefon’’2 yaşındaki de kullanabiliyor,80 yaşındaki de.

Basit ve hür bir hayat geçirmek ve yaradanın hoşnut olacağı bir ömür sürmek bir kalitedir.

Ama eksik vardır.

Tam değildir.

Her şey yarıda kalır.

‘’Bir avuç toprağı kabrin üstüne savurdum, “hoşça kal” deyip de gittin’’ derken Abdullah Çevik Neyleyim isimli şiirinde.

Ve tası , tarağı toplamadan apar topar alır götürür bizi. Ömür denen yitik sevda.

O nedenle her şeyi tam yapmaya uğraşma. Biraz eksik kalabilir.

Dağınıklık, eksiklik doğasında var.. Doğayı bozmaya çalışmamak gerekir.

Tamamlama şansın yok..

Yaşıyoruz bir hayat dünyasında esasen dünya diye bir yer yok..

Ozan Uğur Işılak ne güzel demiş.

Bu dünyanın makus talihi böyle

Hayaller her zaman yarıda kalır

Tamamlanmış olan var mı sen söyle

Hayaller her zaman yarıda kalır.

Ezelde yazılan alında yafta

Bir meçhul bekliyor bizi Araf’ta

Tamamlansın diye öbür tarafta

Hayaller her zaman yarıda kalır.