Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, partisinin il binasını açmak için Düzce’ye geldi. Sarıgül, ittifak konusunda yaptığı açıklamada, ittifakların kurulmasının iyi olacağını, partilerin iş birliği içinde güzel işler yapacağını söyleyerek, Yeniden Refah Partisiyle ittifak sinyali verdi.

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, partisinin il binası açılışı için geldiği Düzce’de gündeme dair açıklamalar yaptı.

TÜRKİYE’DE EN ÇOK ÇALIŞAN İKİ PARTİ VAR

İttifak konusunda, partiler arası iş birliğinin olabileceğini savunan Sarıgül, Yeniden Refah Partisi’nden övgüyle bahsederek “Türkiye Değişim partisi olarak kuryelerle, garsonlarla, özellikle yerel medya ile emeklilerle, engellilerle, EYT’lilere, görev verilmeyen öğretmenlerle ittifak yapıyoruz. İttifak görüşmelerini de son derece doğru buluyoruz. Bu sistemde mutlaka ittifak görüşmeleri olmalıdır. Ama unutmayın Türkiye iki ittifaka mahkum olmayacak kadar demokrasi deneyimi büyük bir ülkedir. İttifaklara bakın, konuşulanlara bakın ama hiçbirine inanmayın. Köprünün altından daha çok sular geçer. Yarın bir ittifak kurulacaksa o çalışmalarda TDP mutlaka olacaktır. Çünkü yeni kurulan partiler içinde en fazla çalışan ve bilinen parti Türkiye Değişim Partisi ve Yeniden Refah Partisidir. O nedenle siyasi parti iş birliği ve güç birliği her zaman olur. Siyasette her zaman 2+2 = 4 yapmaz. Bazen  bu beş olur. Bunu 5 yapan parti Türkiye Değişim Partisi olacaktır” dedi.

DÜZCE’NİN İLERLEMEMESİNİN SEBEBİ AK PARTİ’DİR

Düzce’nin ilerlemediği ve sorunlarla boğuştuğunu söyleyen Sarıgül “Düzce il olalı 23 yıl oldu. bu 23 yılın 20 yılında, ülkeyi tek başına AK Parti yönetti. Düzceli kardeşlerim de AK Parti’ye hep destek verdi. Bugün Düzce’deki manzaranın, sorumlusu AK Parti’dir.  Düzce iyi bir planlamayla zengin bir il olabilirdi. Tarıma dayalı sanayi, turizm ve  ticaretle çok gelişebilirdi. Ama olmadı. Düzce’de bugün işsizlik var. Yoksulluk var. Çiftçi para kazanamıyor. Esnaf siftah yapamıyor. Düzce’de bu genel sorunlara ilave olarak hava kirliliği şikayeti var. Sağlık hizmetleri yeterli değil. Şehir içindeki yollar araç trafiğini kaldırmıyor. Otopark sorunu var. Fındığı Düzce üretiyor. Ama piyasayı İtalyan şirket belirliyor. Parayı İtalyan şirket kazanıyor. Ferrero vurgun yapıyor. Ferrero çiftçinin alın terini sömürüyor. TDP, buna razı olmayanların partisidir. TDP, bu nedenle ekonomik milliyetçilik yapmaktadır. Ekonomik milliyetçilik, önce bizim çiftçi kazanacak, önce Türkiye kazanacak anlayışıdır. Türkiye fındık üretiminde birinci ama fındığın borsası Almanya’da. Fındık sanayinin dünya genelinde toplam cirosu 120 milyar dolar. Bizim buradan aldığımız para 2 - 2,5 milyar dolar. Türkiye’nin petrolü de var, doğalgazı da var. Türkiye’nin petrolü, fındıktır, çaydır, pamuktur, tütündür. Değerini bilene, bunlar petrolden kıymetlidir. Biz bu ürünlerimizin değerini bileceğiz. Türk çayına, Türk fındığına sahip çıkmak, sınırlarımızı korumak kadar, milli bir görevdir. Düzce’nin sorunlarını da ülkenin sorunlarını da çözecek olan siyasetçilerdir. Düzce milletvekillerini, genel başkanlar belirlemeye devam ettikçe Düzce’nin sorunları çözülmez. Bu siyasi düzeni, değiştirecek olan parti TDP’dir. Düzce’yi örnek bir şehir haline getirecek olan kadrolar, TDP kadrolarıdır. Bu kadrolar Düzce’den çıkacak, Düzce’yi hak ettiği yere getirecektir” ifadelerini kullandı.

BAŞÖRTÜSÜNÜ ERKEKLER Mİ TAKACAK?

Başörtüsü konusunda CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan arasında yaşanan tartışmayı değerlendiren Sarıgül “Sayın Kılıçdaroğlu, baş örtüsü yasası çıkaralım dedi. Sayın Erdoğan, referandum teklif etti. Seçimlerde yaklaşıyor ve başörtüsü bir kez daha siyasi mücadele alanı haline getiriliyor. Bizde diyoruz ki, erkekler başörtüsünden elini çeksin. Başörtüsünü erkekler takacak değil. Bunun kararını kadınlara bırakalım. referandum yapılacaksa, sadece kadınlar oy versin. kadınları geri plana ittiğimiz için yıllardır bu sorunu çözemedik” dedi.

TDP EKONOMİK MİLLİYETÇİLİK YAPACAK

Türkiye Değişim Partisi’nin ekonomik milliyetçilikten yana olduğunu söyleyen Sarıgül, “Kazandığımız döviz ile ihtiyacımız olan döviz arasındaki açığı kapatamıyoruz. Borç alıyoruz. Borç arıyoruz. Artık öyle bir noktaya geldik ki aldığımız borçlar siyasi borca dönüştü. TDP, ekonomik milliyetçi bir partidir. Ekonomik milliyetçilik, yerli malı yurdun malı herkes onu kullanmalı anlayışıdır. Onun için yerli otomobilimizi destekliyoruz. Biz istiyoruz ki yediğimiz, içtiğimiz, giydiğimiz, bindiğimiz her şey yerli malı olsun. Ekonomik milliyetçiliği her alanda ve her sektörde uygulamamız lazım” şeklinde konuştu.

AK PARTİ’NİN TÜRKİYE’YE VEREBİLECEĞİ BİRŞEY KALMADI

AK Parti iktidarının Türkiye için batan güneş olduğunu iddia eden Sarıgül “AK Partinin artık ülkeye verebileceği de, ülkeden isteyebileceği de bir şey yoktur. Kalmamıştır. AK Parti gidici, TDP gelicidir. AK Parti batan güneş, TDP doğan güneştir. Türkiye, AK Parti’ye güle güle diyor. Türkiye bizi bekliyor. TDP, liyakatli, merhametli ve ehliyetli kadrolarıyla, iktidara hazır bir partidir. İş başına geleceğiz ve ülke sorunlarını biz çözeceğiz. Ülkemizi hukukun üstünlüğü ve demokrasi içinde yöneteceğiz. Bizim tercihimiz, zenginden yana değil, işsizden, emekliden, esnaftan, çiftçiden, memurdan ve engelliden yana olacak. Neye ihtiyacımız varsa hepsini ülkemizde üreteceğiz. Köylerimizi yeniden canlandıracağız. Tarımda aile işletmelerini teşvik edeceğiz. Kanada, Rusya, Amerika, Meksika çiftçisi yerine kendi çiftçimizi ihya edeceğiz. Yatırım ortamını canlandıracağız. Tarıma, turizme, teknolojiye, tekstil ve ticarete önem vereceğiz. Ekonomiyi ehil ellere teslim edeceğiz. 84 milyonun hakkını 84 kişiye yedirmeyeceğiz. TDP iktidarıyla ülkemize varlık, bolluk, bereket gelecek, Türkiye, geniş bir nefes alacak, rahata kavuşacak. TDP, tarlada, fabrikada üretim, kamuda dürüst yönetim demektir. TDP, Malazgirt’ten Kocatepe’ye tam bağımsız türkiye diyen partidir. TDP, ulusal birlik demektir. İnançlara saygı demektir. TDP, vicdandır, merhamettir, berekettir, adalettir. TDP’nin sevdası, Türkiye sevdasıdır. TDP’nin davası, Türkiye davasıdır. TDP, Türkiye için atan bir kalp, millet için çarpan bir yürektir. TDP, gökyüzünde parlayan yıldız, dipten gelen bir dalga, milletimizin ortak noktasıdır. Türkiye’yi varlığa, berekete, adalete ve huzura, kavuşturacak olan parti TDP’dir” ifadelerini kullandı.

Son olarak Türk Tabipler Birliği tarafından Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilgili yapılan açıklamayı değerlendiren Sarıgül, şunları söyledi; “Türk Silahlı Kuvvetlerimiz Dünya’da ki en saygın, en şefkatli, en merhametli ordudur. TDP olarak silahlı kuvvetlerimize dil uzatanın dilini keseriz. Bizim silahlı kuvvetlerimize bakacaklarına Hiroşima’da atım bombası atan Amerikan silahlı kuvvetlerine baksınlar. Bizim ordumuz savaştan yana değil barıştan yanadır. Cumhuriyetimizin kurucusu yıllar önce ordumuza görevini verdi. Dünya’da barış yurtta barış dedi. Ama bayrağımız, vatanımız tehlikeye düşerse gereği yapılır. Türk silahlı kuvvetlerimiz devletini ve bayrağını korumak için silah başındadır. Silah kullanmak istemezken başka bir maddeyi asla kullanmaz. Ama bayrak ve vatan tehlikeye düştüğünde Türk Silahlı Kuvvetlerimiz Dünya’nın en kudretli ordusu olur.”

Sarıgül’, konuşmasının ardından TDP İl Başkanı Sezgin Aktaş tarafından Düzcespor forması hediye edildi. Ardından Düzce’deki esnafları gezen Sarıgül, Düzce’den ayrılarak Bolu’ya hareket etti.