Şirket ortakları, şirket müdürleri ve yönetim kurulu üyelerinin kanunen belli sorumluluk ve yükümlüleri vardır. Huzur Hakkı, bu kişilerin sorumluluk ve yükümlülükleri nedeni ile karşılaşabilecekleri riskleri azaltmak amacıyla belirlenen maddi karşılıktır.

Fakat bu durum iyi niyet çerçevesinde kullanılmadığı gibi Parti veya Kurum değişmeden her partili belediyeden başka bir durumu ortaya çıkarıyor. Siyaset çok pahalı ve masraflı  bir sektör. Genel seçimlerde Düzce’de bir milletvekilinin ve Milletvekili adayının yanına bir köyde kahvede oturup siyasi propaganda yaparken 30-35 yaşlarında bir seçmen, köylü, vatandaş ne derseniz deyin bayan vekil adayına Sn Milletvekilim ;’çok zor durumdayım bir sigara parası verebilir misiniz? diyerek para istediğini gördüm. Ben utanırken o milletvekili adayı utanırken adam ayıp diyen bir köylüye isteyen adam bizim oylarımızla bir sürü maaş alacak bir sigara parası verdi niye utanayım. Dokunmaz.

Doğru milletvekili seçtiğimizde dokunulmazlık kazanıyor. Ama hakkımız olmayanı hiç kimseden isteyemeyiz. Bu bize dokunur.

Fakat İstanbul Büyükşehir belediyesi iştiraki Hamidiye Su A.Ş.Yönetim kurulu 16 kişiden oluşuyor.2019 yılında bir haberde. Şirket yönetim kurulunu biraz inceledim. Hamidiye su da 20 yılı aşkın çalışan bir arkadaşıma sordum.Niye bu kadar fazla diye. 4 üye CHP kontenjanı 4 Üye İyi parti kontenjanı 2 Üye saadet partisi kontenjanı 2 üye gizli ama DHP kontenjanı 2 üye Başkanın kontenjanı 1 üye il başkanı kontenjanı vb sıraladı. Fakat içlerinden 3 kişi başka şirketlerde de yönetim kurulu üyesi olarak biliyoruz.

https://www.yeniakit.com.tr/haber/liyakat-nutuklari-yine-lafta-kaldi-kaftancioglunun-yamagina-ibbde-balli-kadro-1425007.html

Burada amaç katkı değil galiba nasıl bir huzur hakkı verebiliriz. Huzur hakkı denilen huzursuzluk son zamanların en büyük sıkıntısı. Ve muhalefet buradan iktidara vurmaya çalışıyor. Tencere dibin kara seninki benden kara.

Sıkıntı şurada Türkiye’de en fazla maaşı Cumhurbaşkanı almalı fakat 88bin TL olan Cumhurbaşkanı’nın maaşını bir çok şirkette Genel Müdürler almakta. Milli takım  teknik sorumlusu Şenol Güneş 3milyon 2bin dolar alıyor. Aylık maaşı 2milyon 133bin tl.Yani Cumhurbaşkanının 26-27 katı maaş alıyor. Dünya standartları bu.Fakat bazı kurumlara genel müdür atanıyor 15000 tl maaş ile bu rakamları Türkiye’de bir şirketin bölge müdürü artık alıyor. Bu nedenle bu maaşlara   liyakatlı genel müdür bulmak neredeyse imkansız. Bu sefer işte bu vb şirket yönetim kuruluna yazıyorlar ve buradan maaş almaları sağlanıyor.

Esas sorun Asgari ücretin resmi 2825 tl olması ve insanların iş bulamaz iken şirketlerde 10000-20000 dolar maaşların havalarda uçuşması arada ciddi gelir uçurumlarına sebep olmakta. Bu nedenle devlet dünya vizyonunda yönetici çalıştıramıyor. Bu maaşlar ile genel müdür olunmaz. Yanlış anlamayın bu maaşlara artık kimse çalışmaz. Fakat burada bu konuda kimse sesini çıkarmasın diye söyleniyor ise kimse Şenol Güneş'in maaşını sorgulamıyor ise bir başka yöneticinin de maaşı sorgulanmamalı. Fakat siyaset herkes yapar fakat hükümet birisine 4-5 yerden huzur hakkı verdi mi kıyamet kopar.

Bu durum huzur hakkı  maaşı ,milletin huzurunu kaçırmak için kullanılıyor.Bakıyorum bu haberler en fazla paylaşım tıklanma yorum alan haberler. Kızılay Başkanı Kerem Kınık ve kurumun 6 yöneticisine “huzur hakkı” adı altında 2 yılda 2.5 milyon lira ödenmiş. Belki normal veya değil. Ama bunun adı bu olmamalı. Adını koyun maaş diye başka yerlerden huzur hakkı olmasın. Belediyeler şirket kuramıyor. Fakat kurulan bir şirketi hediye kabul edebiliyorlar. Bunun için kanunun boşluğundan faydalanmayı bırakmalı. Belediyeler şirket kurmalı. Ve Devlete bağlı resmi kurum kuruluşlardaki sendikalardaki maaşlar bu kadar abartılmamalı. Bu konuda üst düzey yetkililere sade bir maaş değil de özel bir kurum gibi maaş belirlenmeli. Aksi takdirde iyi yetişmiş beyinleri yabancılara kaptırırız. Tersine beyin göçü nasıl olmalı. Bu konuda daha fazla kafa yormalıyız.