Felaket tellalı ve doğrucu Davut

  • 12.11.2021 09:54

10 yıl içinde istanbul'da 8 şiddetinde deprem olacak, tsunami moda sahilini yok edecek. Kurtulanlar şehirden kaçacak yol bulamayacaklar, köprüler yıkılacak, susuzluk ve hastalık kol gezecek.

İnsanlar bir birini ezecek. Arabalar hareket dahi edemeyecek. 

Boğaz köprüsü yıkılacak.

İnsanlar birbirini yiyecek.

Bundan sonra kaos başlayacak deyip benden söylemesi benden sonrası tufan deyip esas kaosu başlatan, kötü olaylardan zevk alan ezik insan modelidir felaket tellalı.

Dünya’nın düzeninin bozulduğunu söyledim. 

Bu düzen herkesin her işin düzenini de bozdu.

Fakat piyasada birde gerçeği söyleyen Doğrucu Davutlar vardır.

Bugün felaketten bahsetmeyeceğim.

Doğrulardan ve gerçeklerden bahsedeceğim.

Seçildikten sonra 6 kere gidip 7 kere geldiği ile övünen pişkin Demirel şöyle diyordu:

"Ben her sene doğan çocuklara nereden aş, iş, hastahane ve okul bulacağım?"

Hastane okul yaptık ama işyeri de açtık ama işte verdik ama aş sıkıntı olacak.

Çünkü üretici azaldı. Dünyada gıda sevkiyat emniyet stokları arttı.

Bende önümüzdeki günlerde küçük üretici üretim yapamayacak. Hatta küçük üretici şu an üretim yapamıyor.

Çünkü hammadde için stoğu yok.

Piyasada ürün 80 TL ama  üretici 100TL ye üretebiliyor. Ama stoğu olan kral.

Stokçuluk bu zamanın en karlı yatırımı.

Evler ve arabalar çok zamlanacakmış. Chip krizi nedeniyle araba olmayacakmış. Bunun hiçbir önemi yok.

Önümüzdeki günlerde nasıl önlem alınacak bilemiyorum.

Marketleri gezdiniz mi bu günlerde. 

Raflar boşalmaya başladı.

Para ile ara üretici ürün alamıyor. Piyasanın oturması lazım.

Eskişehir’de bir tavuk çiftliği kurup yumurta işine giren Coşkun Sabah, artan yem maliyetleri nedeniyle yumurta fiyatlarının zamlandığını söyleyip, "Üzülerek söylüyorum, içim kan ağlıyor ama vatandaş bu kış yumurtanın tanesini 2.5 ya da 3 liraya yiyecek" dedi.

Herkes bu şarkıcı meşhur şarkısı Haberin Var mı? eserini söylesin denildi.

Hiç de haksız değildi.

Marketlerde ,Un,yağ,şeker,makarna,bazı çikolatalı ürünler önümüzdeki günlerde yoka düşecek. Paranızla dahi yağ,un,makarna alamayacak duruma düşeceğiz.

Gerçekte artan fiyatlar piyasanın fiyatlarının artmaması nedeniyle arz kısılarak piyasanın yükselmesi beklenirken piyasada ürünler yoka düşüyor.

Bunun için devlet fiyatların artması için ya devalüasyon yapmalı yada piyasada ürün arzına müdahale etmelidir. Zaten sürekli bir devalüasyon oldu fakat  ani bir piyasa artışına ihtiyaç var.

Bence bir ekonomist olarak dolar 12,00-12,50 tl ye kadar çıkarak  piyasada ihracat dinginlenmeli. Elim parası kıymetli diye ülkedeki herşey ihracat adı altında satılmamalı. Veya çok kıymetlenmeli.

Ocak ayı beklenmeden derhal bugün asgari ücret 4500 tl olarak açıklanmalı. Devlet asgari ücretten vergiyi alırken aynı vergiyi alıp vergi oranını düşürüp  Erbakan zamları yapılmalı.

Millet nefes almalı.

Aksi takdirde raflar boşalacak. 

Felaket tellalları çoğalacak.

Ve gelecek gelmekte olan.

Ve bunların hepsinin bir oyun olduğunu düşünür hale geldiğim zamanlar bile olurken bir gerçek olması da hiç ihtimal dışı değil.

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Düzce Son Haber (www.duzcesonhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.