- 19.11.2021 14:54
Eskiden insanlar şekeri 50kg çuvalla, yağı 18 lt teneke ile, peyniri de tulum tulum alıp unuda ambara koydu mu değmeyin Mehmet ağanın keyfine.Ayşe teyzeden daha mutlusu yoktu.
Sobaya koyacak patatesi de var ise damda da iki ineği kümestede 10 tane tavuğu var ise zenginlikti.
Şimdi ise peyniri kilo ile, yağı bir kaç litre, şekeri de bir kaç kilo zor alıyoruz.
Bir tüccar bir ürünü kilo ile alıp gram ile satıyorsanız ondan kazanacağınız paradan alamayacağınız haz yoktur.
Doğru. Eskiden böyleydi...
Çünkü eskiden insanların kafası çalışıyordu diyorlar. Hayır bize hep karınca ile cırcır böceğinin hikayesi anlatılırdı. Hazırlıuk yapmanın kışa hazırlanmanın önemi anlatılırdı .
Eskiden insanlar, yağ, peynir, un, şeker gibi temel gıda maddelerine öncelik verirdi.
Adı üstünde temel gıda maddeleri En çok önem verilmesi gereken şeyler bunlardı.
Harmandan sonra herkes salçasını yapar turşusunu koyar çökeleğini basar odununu odunluğa koydu mu isterse kar kış kıyamet olsun.
İlk önce bize kredi kartı verdiler geleceğimizi daha kazanmadan borçlanarak satın aldık. Sonra marketlerde her şey olmaya başladı stok etmemek gerekiri öğrendik. Şimdi raflarda yağ ,şeker olmayınca gündem oluyor.
Eskiden insanlar, 3 kilo şeker parasına, gidip 1 bardak kahve içmezlerdi. 2 kg et parasına, oturup bir kokoreç yemezlerdi.. Öğrenciler, evde 3 günlük makarna yiyip köyden gelen peynir yumurta ile kahvaltı yaparlardı., dışarda cafeler de poça börek, nargileye, White choklett mokkaya( bir artisin deyimi ile çikolatalı süt) 30 lira vermezlerdi..
Radyolar vardı . Daha yeni televizyonlar tarih oluyor. Şimdi playstation ve tabletler revaçta.
Eskiden insanlar, 15 bin liralık telefonu ilk alanlardan olmak için, gece yarısından mağaza kuyruğuna girmez, mağaza açılır açılmaz da, yem zamanı gelmiş sığır gibi içeri dalmazlardı.
Eskiden insanlar, arabalarının taksidine, yakıtına, bakımına, kaskosuna, sigortasına para harcamazlardı. Çünkü arabaları yoktu.
Eskiden insanlar, yemeklerini dışarda yemezdi. Dışarda kahvaltı filan hiç yoktu. Kimse 1 aylık kahvaltılık parasına, gidip dışarda kahvaltı yapmazdı.
Dışardan eve yemek söylemek ayıptı.
Evlenecek kadar kızlar, eve pizza söylemez, askerden gelen oğlanlar akşama kadar odalarına kapanıp bilgisayar oyunu oynamazdı.
Yetişkinlik çağına gelmiş her kız ve erkek, kendi evini çevirecek şekilde davranırdı.
Erkekler dışarda çalışır para kazanır, kızlar ev işi yapardı.
Şimdi karı koca çalışıyor, evdeki 5 kişi çalışıyor ama geçinmekte güçlük çekiyorlar.
Sırf aileden uzak, rahat takılmak, uyduruk üniversitelerde okumak için şehir dışına çıkılmazdı. Şimdi her şehirde üniversite var diyerek geçler meslek öğrenmek yerine üniversitelerde uyduruktan bölümler okuyup aile parası yiyip günlerini gün etmekle akşamları mı büyük okey salonunda 4 kişi 100 tl hesap ödeyip gece yarısı eve gidip öğlen okula giderek başatrılı olacaklarını sanıyorlar.
Okuyorum diyerek, annenin babanın iliği kemiği kurutup aileleri zor duruma düşürüp bir boş vermişlik devam ediyor. Okurken çalışıp ailesine yük olmayan gençleri gördüğümde bunlar artık istisna diyoruz. İnternet paketi alarak 100 tl ödeyen baba 10 kilo pirinç almamayı daha akıllıca görüyor.
Eskimeyen çöpe attığı pahalı marka çocuk ayakkabıları komşusuna vermek yerine elin eskisini mi giyecek çocuğumuz diyerek 400 TL bir çocuk ayakkabısına para vererek esasen alamadığımız eti,sütü düşünmemiz gerekir. Elin eskisini giymek bize yakışmaz derken yenisi dolar ile gelen hatta fiyatı dolar ile belirtilen ürünleri tüketip bizim paramız niye değer kaybediyor diye feveran etmezdik.
Son 5 yılda üretilen ürünlere gelirimizin %30 zunu sonraki 5 yılda üretilecek olan ürünlere gelirimizin %25 şini harcadığımız sürece dünyada bunların karın doyurmadığını anladığımızda 10TL veya 1 dolar vererek 1 adet yumurta alacağımız günler hiç uzak değil.
Yapay zeka size şoförsüz araç kullandıracak ama tavuğa yumurta yaptıramayacak.
Aklımızı kullanmamız gerekiyor. Yapay zeka bizi ele geçirmeden aklımızı almadan.
Yorum Yap