- 16.07.2022 10:48
Tilkiye tavuk kebabı yer misin demişler; adamın güleceğini getiriyorsunuz demiş.
15Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçmiş fakat Sn Başkan‘Hayat pahalılığının tüm dünyanın sorunu’ olduğunu söylemiş.
Erdoğan, enflasyonun 15 Temmuz’un devamı olduğunu savunarak: “İnşallah bu türbülanstan da ilk çıkan ülkelerin başında gelecek, 15 Temmuz’un devamı olarak gördüğümüz bir badireyi daha geride bırakacağız.”demiş.
Bu düşünceye katılmadığımı söylemek isterim.
Oysa enflasyon, Sn Başkan Erdoğan’ın ‘faiz sebep, enflasyon sonuç’ teorisi sonrası yükselişe geçmişti.
Türk Lirası, Merkez Bankası ve ekonomi yönetiminde sık sık değişikliğe gidilmesi, Erdoğan’ın düşük faiz isteği ve yeni ekonomik plana yönelik endişeler sebebiyle geçen yıl yüzde 45’ten fazla değer kaybetmişti.
Şimdi enflasyonun sebebini 15 Temmuz darbe girişimine bağlamak biraz tilkiye tavuk kebabı severmisin demek gibi. Yarın Ekrem İmamoğlu başkan enflasyonu 15 temmuza bağlıyor. Bende sel felaketlerini 15Temmuza bağlıyorum derse. Kime ne diyebilirsiniz. Tamam her şeyin sebebinin 15 Temmuz ve pandemi sürecine bağlamak insanları gülümsettiği gibi inandırıcıda gelmiyor.
15 Temmuz 2016'daki askeri darbe girişimi de kurda sert yükselmeye neden olmuştu.. Siyasi belirsizlikten etkilenen uluslararası piyasalarda darbe girişimi haberleriyle dolar 3,05 TL'ye kadar yükselip 15 Temmuz'un sonrasında hükümetin açıklamalarıyla kur yeniden 3 TL seviyesinin altına düşmüştü. Bugün 17,40TL.
Bugün dolar fiyatının bu rakamlara çıkmasını 15 Temmuz le bağdaştırmak beni inandırmaktan öte gülümsetiyor.
Çünkü esas oyun çok büyük ve 15 Temmuz sadece bu oyunların en kısa yolu idi.Fakat bu yolu yüce millet tıkadı.
Fakat oyun uzun ve planlı bize oyunbozanlar lazım.
5 yıl önce bir yerlerde okumuş idim.. Bugün temizlik ve operasyon fiilen başlamış.
Dünya sisteminin talimatlarının şöyle olduğu anlaşılıyor.15 Temmuzda bir Dünya operasyonunun fitilinin ateşlendiği bir Türkiye’yi Türk vatansızlaştırma iç savaş operasyonunun başlangıcı idi. Ama aziz millet buna engel oldu.
- Türkiye'de Dünya Sisteminin başına mesele çıkarabilecek bir millet oluşumuna mani olundu. Bu nedenle nesiller cinsiyetsiz ,milletler kimliksiz, yurtlar milliyetsiz bırakılıyor. Herkes göçebe. Türk gençler yurt dışına gitmek için her şeye razı duruma düşürülüyor. Türkiye bir doktor kaybedip Almanya bir kurye kazandı yazan genç hayatından çok memnun.
ABD de bir İpone almak için 8 gün çalışıyorsun Türkiye’de 8 ay çalışmak gerekiyor diyen genç bilmeli ki digital köle olmak için 8 ay az bir süre. Yani köleleşmek için çok çalışmak gerekiyor.
Geçen bir genç hanımefendi bir yemek yarışmasına katılıyor. Telefonu yok. Hiç bir sosyal medya hesabı yok. Küresel oyuncuların bilemediği, bileğini bükemeyeceği, bulamayacağı ülkedeki galiba tek Türk genci…Bir de bu yönden bakmak lazım..
- Türkiye'yi Türk vatanı kimliğinden mahrum et. Öyle bir hale gelindi ki yabancılar yerli halktan daha fazla olan mahalleler gettolar oluşmaya başladı.
- Milli varlığı seyrelt ve buharlaştır. Bugün halkın çoğunluğu neredeyse cebinde dolar taşıyor. Bugün halen şeker sıkıntısı mevcut. Marketlerde şeker bulmakta zorlanılıyor. Neden şeker fabrikaları arsa fiyatına satıldı. Şeker bir sene önce 5 tl idi bugün 25 TL. Koca fabrikalar basılan dolarlar karşılığında takır takır satılır oluyor.
Bolu’nun bir köyünde sirke üreten bir üretici bu sene üretim yapmayacağını söyledi. Geçen sene 2 tl ye aldığımız şişe 15,00tl oldu diyor. Bu kadar sermayem maalesef yok demekte.
Şimdi Düzce Burhaniye Mahallesinde öyle evler var ki bir evde 25 kişi yaşıyor. Mahallenin gayri resmi olarak %60’şı göçmen insanlardan oluşuyor.
Yani vatanımız Türk vatanı kimliğinden hızlıca uzaklaşıyor.
Bazı düşüncelerine katılmasam da İsmet Özel, "Bana çoğu zaman diyorlar ki, “Bu devletin içinde millet menfaatini gözeten bir kişi de mi yok?” Ben de yok diyorum." diyor.
Bu devletin içinde 'millet menfaatini gözeten bir kişi' olsa böyle bir şey mümkün olabilir miydi?
Suriye olaylarından iki sene önce Suriye sınırındaki mayınlar temizlendi ve sonrasında 10 milyon göçmen.
İran sınırı temizlendi 5 milyon Afgan, Türkmen, Pakistanlı
Peki ya şimdi? Ermeni sınırında mayınlar temizleniyor. Ermeni "muhacirler"de mi sıra? Müslüman kimliği ile gönderilenlere muhacir deyip yedirdik. Ermeni gâvuruna ne deyip yutacağız.
Bunlara da ülkemizden göç eden eski Türkiyeliler diyerek millileştirmek için kelime oyunlarına mı sarılacağız.
Her şeyi 15 Temmuz’a bağlamadan büyük oyunu görüp herkes önlem almalı.
Bu ülke 15temmuz’da yıkılmayınca daha uzun soluklu bir operasyona tabi tutuluyor. Bunun adı itibarsız ve kimliksiz coğrafya.
Bunu da iyi okumak lazım. 15Temmuz bir sonuç değil bir başlangıçtır. Bu başarısız başlangıcın evrimsel operasyonları devam etmekte. Ve hedefin sonunda bu büyük milletin var oluş mücadelesine şahit olacaktır.
Yaşıyor oluşumuz; var olduğumuz anlamına gelmiyor...
Aklını bir lidere, bir şeyhe, bir partiye, bir cemaate, bir ideolojiye, bir insana ve ya bir kuruma kiraya veren insan; insanlığa yüktür.
Kafasındaki paket programla hareket eden, düşünmeyen, sorgulamayan, yeri geldiğinde itiraz etmeyen, eleştirmeyen, "bu yolunda gitmiyor." demeyen, fikir ve alternatif üretmeyen insan; birey değil robottur.
Biz bu aziz vatanın bekçileri olmaya devam ederken ,dünya robotlaşmaya devam ediyor.ne uğruna bizim olmayan bir dünyada karın tokluğuna yaşama aşkına..
Ne mutlu bıkmadan, usanmadan hakikati arayan; bu uğurda dil ,ter ve kan döken özgür ruhlu bireylere...
Yorum Yap