İçinde anlatılmamış bir hikâyen varsa.

Dünyanın en ağır yükünü taşıyorsun demektir.

Milletimiz ne kadar doluymuş.

Yurt dışına çıkan ünlü ünsüz kim olursa Türkiye ile yurt dışı arası kıyas yapıyor.

Peki bu yurt dışına giden kardeşlerimiz bu ülkelerin geçmişini biliyor mu?

Yahu kardeşim Türkiye İtalya gibi yıllarca Libya’yı mı sömürdü, İngiltere gibi Hindistan’ı mı sömürdü, Fransa gibi Afrika’yı mı sömürdü.

Biraz size şu refah dolu ülkelerin gerçek yüzünü anlatayım.

Hollanda Konya kadar toprağı olan Hollanda , Amerika kıtasından Asya'ya, Afrika'dan Güney Amerika'ya kadar birçok bölgede sömürgecilik yaptı.

17. yüzyıldan itibaren Afrika kıtasının sömürge oluşturmaya başlayan Hollanda; Fildişi Sahili, Gana, Güney Afrika, Angola, Namibya ve Senegal'de birçok koloni kurarak bu ülkelerdeki doğal ve insani kaynakları kullandı.

İspanya'nın 1898'e kadar sürdürdüğü Güney Amerika'daki sömürgeciliğinde, Karayiplerde ki Küba ve Porto Riko da önemli bir yer aldı. İspanya'nın Afrika topraklarında bilinen en büyük sömürgeleri ise Ekvator Ginesi ve Batı Sahara oldu.

Ekvator Ginesi'nde 1778'den 1969'a kadar egemenlik kuran İspanya, bölgedeki bazı katliamların sorumlusu olarak gösterildi.

İspanya'nın Pasifik'teki en büyük sömürgesi ise Filipinler oldu. Filipinler, 1521'den itibaren 300 yıl kaldı.

Portekiz İmparatorluğu, 16. yüzyılda denizlerde kurduğu üstünlükle ticari ve stratejik sebeplerden 1500-1822'de egemenliği altında tuttuğu Brezilya'da sömürgeci politikalar yürüttü.

Ticaret politikasını, Afrika kıyılarında yoğunlaştıran Portekiz, diğer Avrupa ülkelerinin aksine 1950 ve 1960'lı yıllarda Afrika'daki sömürgelerini bırakmadı.

Angola, Mozambik ve Gine Bissau'daki egemenliğini bırakmamak için 1961-1974'te kanlı sömürge savaşları yapan Portekiz, bu ülkeleri iç savaşlarına terk ederek bölgeden çıktı

Almanya 1884’ten 1. Dünya Savaşı'nın sonuna kadar Afrika kıtasında Alman Güneybatı Afrikası (Bugünkü Namibya), Alman Doğu Afrikası (Ruanda, Burundi, Tanzanya), Togoland (Togo) ve Kamerun bölgelerini sömürge altında tuttu.

Belçika, diğer Avrupa ülkelerine göre daha geç sömürgeciliğe başlasa da şimdilerde Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Ruanda ve Burundi olarak bilinen Afrika ülkelerinde kanlı bir iz bıraktı.

Fransa, 1524'te başlattığı sömürgecilik faaliyetleriyle Afrika'nın batısında ve kuzeyinde 20'den fazla ülkede hakimiyet kurdu. Afrika'nın yüzde 35'i 300 yıl boyunca Fransa'nın kontrolünde kaldı.

1861'de İtalya Krallığı olarak siyasi birliğini sağlayan İtalya, İngiltere, Fransa, İspanya, Portekiz, Hollanda’nın aksine sömürgecilik hareketlerine daha geç başladı.

İngiltere ve Fransa'nın Afrika’yı kendi arasında bölüşmesinde araya giren İtalya, ilk olarak Etiyopya’yı (Habeşistan) almak üzere 1800'lü yılların sonunda girişimleri olsa da sonuç alamadı

Aynı yıllarda Eritre'den toprak satın alan İtalya, 1890'da bu ülkeyi tamamen işgal ederek kolonisi haline getirdi.

1900'lerin başında yürüttüğü gizli diplomasiyle Osmanlı'nın Afrika kıtasında kalan son toprağı Trablusgarp'ı gözüne kestiren İtalya, burayı almak için Eylül 1911’de Osmanlı Devleti’ne savaş ilan etti.

Kurmay Binbaşı Mustafa Kemal (Atatürk), Kurmay Binbaşı Enver'in (Enver Paşa) de olduğu subaylarını gönderen Osmanlı, yerel halkla İtalyan güçlerine uzunca süre direndi.

İtalyanlar, amaçlarına 1912'de İsviçre'de imzalanan Uşi (Ouchy) Anlaşması ile ulaşarak Trablusgarp'ı işgal etti. Osmanlı Devleti Trablusgarp'tan çekilse de İtalyanlar uzunca bir süre burada yerel halkın direnişiyle karşılaştı.

Özellikle "Çöl Aslanı" lakabıyla bilinen Ömer Muhtar ve lideri olduğu Senusi birliklerinin direnişi İtalyanları zorladı.

İtalyanlar, Libya'yı kontrol etme çabaları sırasında yüzbinlerce Libyalının ölümüne, on binlercesinin yerinden edilmesine neden oldu.

ABD yi hiç yazmıyorum. Bugün ABD’nin istediği  İran’dan başlayan Türkiye ve Iraktan geçip Suriye’den Hatay’dan Akdeniz’e ulaşan bir hançer gibi Kürt sömürge devleti kurarak Ortadoğu’yu sömürmek istiyor.

Çok sevdiği için Suriye’de savaşmıyor. Irak’ta savaşmıyor.

Şimdi buralara giden  Dünya’yı sömürüp, insanları köleleştiren bu zalim devletlerin milletimizden vatandaşlarımız buraların refahından bahsediyorlar. Ne refahı kardeşim.

Bunlara bu Türkiye’nin bir sömürgesi olmadığını anlatmamız lazım. Osmanlı’nın başına çöküp borçlarını ödettiren bu zalimlerden kimse bahsetmesin bize. Sömürge olmaktan kurtulmaya çalışan bir devletin ayak sesleridir.

Hayata 3-0 önde başlayan çocuklar babaları zengin olan çocuklar. Bu hep böyledir. Bu ülkelerde hayata 10-0 erken başlamışlar. Senin halen araban yok, uçağın yok, bir teknoloji firman yok. Fark etmez senide sömürmüşler yıllarca.

Babası zengin olan çocuklar üniversite sınavında su ürünleri fakültesini kazanacak puanı alamazlar fakat %100 burslu tıp fakültesi okurlar. Doktor olurlar.

Bu doktor olanlar sonra ülkeyi terk eder Türkiye bir doktor kaybetti. ABD bir doktor kazandı diyerek naz yaparlar.

Kabul ediyorum kardeşim. Her şey doğru yapılmıyor. Hatalar var. 300yıl sömürülen ülkelere bu ülkeden ben Eritre’ye , Kamboçya’ya Hindistan’a gidiyorum diye yok.

Doğru keşke daha iyi olsak . Fakat bu ne kestane çocukluğudur. Kestane kabuğundan çıkmış kabuğuna tükürmüş hesabı.

 Memnun değilsen gelme kardeşim. Yani kendi çocuğunu komşunun çocuğu ile kıyas yapan aileler gibisiniz. Önce kendi çocuğunuza sahip çıkın.

Libya şöyle zengindi, Irak şöyle zengindi, ne oldu?

Vatan varsa zenginiz unutmayın. Giden gitsin kalan sağlar ,kalan açlar, kalan vatan sevdalıları bizdedir. Bizimdir.

Bu vatan toprağın bağrında sıradağlar gibi duranlarındır.

Daha bugün şehit haberleri geliyor.

Bu vatan evlatları niye ölüyor biliyor musunuz?

Nerden bileceksiniz. Siz bizim neler çektiğimizi nereden bileceksiniz.